1 Haziran 2018 Cuma

İSKANDİNAV MÜZİĞİ / VİKİNGLERİN İZİNDEN


  Merhabalar fazla bekleyemedim. Çok fazla incelenmesi gereken ,derinliği olan bir tür iskandinav müzikleri .İçlerindeki en erken müzik gelişmesi ,aralarında avrupaya en yakın olan Danimarka da gerçekleşiyor.





Yakın zamana kadar avrupa müziğine önemli bir katkı ya da etki yapamasalar son yıllarda özellikle metal müzik alanında epey hayranı olan bir ekol oldular .Öyle ki nereye baksak iskandinav müzikleri ,dizileri etrafımızı sardı.Kabul etmeliyim ki içlerinden dinlediğim bir çok örnek epey büyüleyici .Kendimi o coğrafya da  hayal edebileceğim kadar güçlü müzikler .


    Bu müziğin gelişiminin izini 19 . yy 'da ki  "ulusal akımlar " dönemine dek sürdüğümüzde , bestecilerin kendi ulusal kaynaklarını araştırmaya ,derlemeye ve değerlendirmeye yönelmesiyle oldukça sıradışı melodiler meydana geldi . Özellikle  "Edward Grieg" ve  "Antonin Dvorak " favorilerimdendir .




Son yıllarda ise dünyaya elektronik müzik gruplarıyla yayılmaya başlayan bu müzik genellikle melankoli dozları epey yüksek olsa da müzik piyasalarında giderek kendine sağlam yer edinen müzisyenler var .


.Özellikle  "Ane Brun " dan bahsetmek istiyorum .
2003 yılından bu yana çıkardığı sekiz albümle ,çizgisini bozmadan , zenginleştirerek ilerleyen bu norveçli müzisyen  yaklaşık on yıl önce birden dinlemekten vazgeçemediğim  bir ses oldu . Müziğinin akustik ağırlıklı olması ve vokallerinin kalitesi o yıllardan bu yana hiç bozulmadı . İskandinav müziğin karamsarlığını ,melankolisini , sakin tınısını oldukça iyi yansıttığını düşündüğüm  için  yazıma onunla son veriyorum hoşçakalın 



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder